Sürdürülebilir Moda
Sürdürülebilir Moda / Eco Moda
Son günlerde konuşulmaya başlanan ‘Sürdürülebilir Moda’ konusu her geçen gün biraz daha fazla merak edilmekte ve konuşulmakta. Hızlı modanın karşısında yer aldığı düşünülen sürdürülebilir moda; geri dönüştürülme imkanı olan, çevreci, yüksek kaliteli ürünlerin yer aldığı bir moda akımı olarak tanımlanmaktadır.
Her geçen gün modanın hızla değişmesi, yeni sezon ürünlerin bir iki ay sonra eski sezon olması, her yerde yeni sezona uymamız gerektiğini ima eden reklamlar ve görseller, sosyal medyadaki tavsiye linkleri bizim daha da çok tüketmemize ve tüketirken ise çevreye olan zararı gözardı etmemize neden olmakta. Biz ise bu hızda durup bir nefes almaya ve bu hızlı değişimi düşünmeye vakit ayıramıyoruz. Sürdürülebilir moda ise bize bunu sağlıyor. Kıyafetlerin yeni sezon olmasından çok, geri dönüştürülebilir olup olmaması, çevreye ve doğaya zararlı olup olmaması, üretim aşamasında çalışanların sağlığı ve çevreye verilen zarar daha önemli bir yere sahip. Tüm bunlar ise Sürdürülebilir Moda başlığı altına giriyor.
Yapılan bir araştırma, Zara’nın yılda ortalama tüketiciye 11.000 adet ürün sunduğu, ürün gamının %70 ini her 15 günde bir yenilediği ve üretim aşamasında ise günde 8.000 adet ürünün kesildiğini ortaya koymaktadır. Ürünlerin yapımında kullanılan hammadde üretimi ve bu üretimde kullanılan pestisit miktarları, hayvanlara verilen zararlar, üretimde çalışan insanların sağlığı ve çalışma saatleri, kesilen ve tüketici tarafından çok az kullanıldığı halde atılan ürünlerin çevreye verdiği zararlar düşünüldüğünde ise bu çok büyük bir miktarda olumsuzluğa yol açmakta. Örneğin organik pamuk üretiminde pestisit kullanılmamakta ve organik pamuk üretimi, pamuk pazarının sadece %0.5 ini oluşturmaktadır. Bazı araştırmalar pamuk ihracatından yüksek miktarda gelir elde eden ülkelerden biri olan Özbekistanda çalışan pamuk işçilerinin büyük bir kısmının, 200.000 çocuk işçi olduğu ve o çocukların 3 ay boyunca çalışmak için okula gitmediğini ortaya koymakta. Yaklaşık yarım kilogram ipek lifi üretimi için 300.000 ipekböceğinin öldürülmesi gerekmekte. 1.600 boya maddesinin ise sadece 16 sı çevre ve insan sağlığı açısından güvenli çıkmıştır. Tüm bunlarla beraber, üretilen tekstil ürünleri, toplam karbon emisyonunun %5 ini ve dünya çapındaki su kirliliğinin %20 sini oluşturmakta.
Son dönemde Sürülebilir Moda konusuna Kapsül Dolap akımı da eşlik etmektedir. Az, kaliteli, birbiriyle uyumlu, ihtiyaca yönelik ve modası geçmeyen parçalardan oluşan kapsül dolap kavramı, insanları biraz daha duyarlı olmaya teşvik etmekte. Sabahları işe ve okula giderken dolabın önünde ne giyeceğimize karar veremeyip harcadığımı vakitten, yeni sezonu takip etmek için harcadığımız onca paraya kadar birçok şey bize kalıyor. Tüm bu kolaylıkların yanında paylaşmayı, dönüştürmeyi, az ama kaliteli eşya kullanmayı, daha duyarlı olmayı sağlıyor. Hep daha fazlasını tüketmeye itildiğimiz bir zamanda bu tür kavramların ön plana çıkması ise çok güzel.
Günümüzde tekstil ürünlerinde en fazla kullanılan polyester, elastan, likra gibi sentetik liflerin üretimi de çevre kirliliğine neden olmakta ve bu maddelerin doğada çözünmesi 30 - 40 yıl sürmekte. Aynı zamanda çok tercih edilen kumaşlardan olan polyester, her yıkamada su yollarına plastik mikro fiberler bırakmakta ve okyanusları ve suları kirletip hayvan ve insanlar tarafından bunların yutulmasına neden olmaktadır.
Tüm bunları bizi ve çevremizi tüketmemesi, dünyayı yavaş yavaş yok olmaya itmemesi için bizim yapabileceğimiz şeyler tabi ki var.
Neler yapabiliriz?
1) Kullanmak istemediğiniz, size artık olmayan kıyafetlerinizi atmak yerine arkadaşlarınızla takas yoluna gidin. Artık birçok yerde bulunan giysi kumbaralarını da kullanabilirsiniz. Böylece sizden daha fazla ihtiyacı olan birinin hayatına dokunmak sizi daha da mutlu eder. Aynı zamanda kıyafetlerin çöpe atılmasındansa daha uzun süre kullanılmasıyla, çevreye olan zararının daha aza inmesini sağlarsınız.
2) Kıyafet alırken ikinci el mağazaları tercih edebilirsiniz.
3) Aldığınız kıyafetlerin kaliteli olmasına ve böylece uzun süre kullanılabilir olmasına özen gösterin.
4) Doğal, insan sağlığına ve çevreye zararı olmayan kumaşları seçin. Keten kullanabileceklerinize bir örnek.
5) Etiket okuma alışkanlığı edinin.
6) Kullanmadığınız kıyafetleri dönüştürün. Giymediğiniz güzel bir tişörtten çok güzel bir çanta, giymediğiniz elbiseden etek ya da pantolon yapabilirsiniz.
7) İşçi istismarı yapan, hızlı modanın peşinde sürüklenen markalar yerine yerli ve duyarlı üreticileri tercih edin.
8) Sosyal medyada karşınıza çıkan linklerde bir şey beğenirseniz kendinize birkaç haftalık süre tanıyın. Eğer hala ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız o zaman alın. Onun dışında gereksiz ve kullanmayacağınızı bildiğiniz şeyler almayın.
9) Fazlalıklardan kurtulun. Çok şeye sahip olmak sizi mutlu etmez. Aksine mutluluk az ve sade olandadır.
10) Araştırın ve daha duyarlı olmak için elinizden geleni yapın. Bu dünya hepimizin. Onu sevmek, ona sahip çıkmak, üzerinde yaşayan insanların haklarına saygılı olmak zorundayız.
11) The True Cost belgeselini izlemeyi unutmayın.
Oldukça sürükleyici ve farkındalık oluşturmak için etkileyici bir yazı ✍️ Teşekkürler 🤩
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için biz teşekkür ederiz ☺️
Sil